Çarşamba, Ağustos 16, 2006

USP’ye kafayı takmışsın, ama belki de o işler senin bildiğin gibi değildir!

A. Selim Tuncer, Marketing Post’tan birkaç görsel taşıyarak “Bu reklamın yu-es-pi’si ne oluyor şimdi arkadaşlar?” başlıklı yazısında USP’ye (Unique Selling Proposition) takmış. Diyorum ki, “Sayın Selim Bey, atıp tutuyorsun, ama belki de bu işler senin bildiğin gibi değildir!”



Ben de buraya Farketing’teki bir postayı taşımak istiyorum:

Projen bu, hemen başla!

“İşte proje bu, hemen çalışmaya başla.” sözünü duyar duymaz, ne yapmaya başlıyorsunuz?

Çoğu zaman kendimi projelerin içerisine dalmış, gerekli dökümanları, gerekli süreçleri çalışırken buluyoruz. Oysa, başlangıç noktamız bu olmamalı. Farklı yöntemler olsa da başlamadan mutlaka yapılması gerekenler listesi olmalı.

Herhalde, ilklerden birisi USP’yi bulmaktır. USP: Unique selling proposition (Eşsiz satış teklifi). Müşteriye/kullanıcıya sunacağımız benzerlerinde bulunmayan eşsiz şey nedir? Bu sorunun cevabını bilmiyorsanız, boşuna çalışıyor olmanız büyük bir olasılıktır.

Belki de ürününüzün bir USP’si yoktur. O zaman zaten başaramayacağımız çok açık değil midir? Yöneticimize 'boşverelim' demenin tam zamanıdır.

Sizce, yeni bir proje/lansman için hazırlıklara gömülmeden başka neler yapmalıyız?

1 yorum:

Adsız dedi ki...

15 gündür muhalefet sessiz

Neyse vardır bu işte bir hayır :)